BAŞLIK: ram raporu olan öğrenci

bu arada sn. garip!

biz sahtekarlara savaş açanlarız. sense o sahtekarlara verdiği maaş için 'padişahın çok yaşa' diyenlerdensin. onun bunun yanında 3-5 yıl çalışıp 100-200 tl fazladan maaş verirlerse arkasından salladığınız kurumun kapısına koşan tiplersiniz. hatta ekmek yediği kaba tüküren sırf kendini haklı çıkarmak için haksızlığa uğradığınızı söylersiniz.

ben kime ne diyorum ki! sizler öyle cıvıksınız ki her şekle girebilirsiniz.

kelimelerine dikkat et bizim de yöntemlerimiz var. emin ol ip adresinden her şeyi buldururum, o kelimelerin fotokopisi çeker sana yediririm. ama benim usulümle. çünkü senin usulün insanlara saygısızlık olur!

waramiral
yazdıklarını okumadım. ben yalnızca pazartesiden itibaren 23 yaşından sonra devlet okullarından ilişiği kesilen zihinsel engelli ve otizmli bireylerin ve bir de ram'ların keyfiyetiyle özel eğitim desteği kesilip halk eğitime yönlendirilen öğrencilerin mücadelesini vereceğim bir sivil toplum kuruluşu olarak. ve senin 70 yaşındaki öğrencini (!) gerekçe göstererek yani işim sizlerle değil, olamaz da, komik olur saçma olur, 70 yaşına rapor veren ram'la uğraşmak yerine bu öğrenciyi (!) neden alıyorsun diye tüccara hesap sormak, değil mi???

hangi stk biz de bu haklı davanızda

yanınızda olalım

garip yazan:
STK'lar gizli olmaz Sayin Garip, biz de bir STK'yiz ve bu yondeki calismalarinizi destekleyelim. Hatta sizlere yas, cinsiyet, egitim durumu, demogojik yapiya gore engel turleri gibi bir cok envanteri de paylasabilirim.
Amac dezavantajli bireyler yararina oldugu surece varim.
Ama tehdit dogru bir yaklasim degil, kabul edin lutfen.
Zira klavye basinda sadece nicklerle herkes padisahtir, düktür.

silmiyorum hiçbir yazımı merak etmeyiniz. siz hala burada martaval okuyunuz. şunu yapacam bunu yapacam diye. ben yaptıklarımı biliyorum. eğer bulunduğum yerlerde gündüz bakım evi hizmet verilemiyorsa, sırf kuruma yakın diye bir öğrenci başka kuruma gitmesin diye eskisi gibi 5 gün alınamıyorsa vs. vs. vs. benim inatla bilgilendirme çalışmalarım sayesindedir.

Ayrıca koyun pazarı gibi öğrenciler araçlara doldurulamıyorsa bu da benim çalışmalarım sayesindedir. savunduklarımı savunurum yanlış olandan dönerim. ama yok böyle dememiştim yok öyle kastetmemiştim diye de kıvırmam. ben çarka uyan biri değil çarka çomak sokan biriyim. bulunduğum yerlerde diğer kurumlar hep bana düşman olmuştur. olmayanlar ise ders programında bile benimle istişare kurmuşlardır. bu benim lord olmamdan değil bu sektörü temizlemeye çalışmamdan ötürüdür.

ben vazgeçmeyeceğim arkadaş! en tepeye kadar gerekli düzenlemeleri yaptırmak için çalışacağım. umarım siz de söylediğinizin yarısı kadar mücadele edersiniz de belki adımız iyi yönde bir üst basamağa çıkar!

sizgin yazan: sn sizgin,
google'a sordum adınızla sizin stk'nın adını göremedim, yalnızca kurum adınız çıkıyor. ben gizli falan değilim, burada gerçek adımla yazmayış nedenim yazdıklarımın çalıştığım kurumu bağlamaması ve kurumun zarar görmemesi, yoksa her yerde çok net ve açık konuşurum o nedenle yaklaşık 4-5 yıldır hiçbir kamusal organizasyona davet edilmiyorum.
sizin stk'nızın mutlaka üst çatı örgütü vardır federasyon ve konfederasyon şeklinde onları harekete geçirebilir kamuoyu yaratabilirsiniz, nasıl olsa binlerce stk, onlarca federasyon/konfederasyon var, belki yolumuz bir yerlerde kesişir...
bir arkadaş yazmış kendini otorite zannediyor falan diye. öyle bir iddiam yok, suiistimali olan konuların üzerine fazla ve biraz da sivri dille giriyorum; bunun otorite olmakla falan ilgisi yok. örneğin bir vatandaş yazmış: yüzde 70 olan engel oranını 4 yılda yüzde 25'e düşürdüm diye. ben de ona dedim ki: 2 rapordan biri hatalı, hiç bir zihinsel engelli birey 4 yılda haftada 2 seans eğitimle yüzde 45 düzelme göstermez. bunu söyleyen arkadaş bu eleştiriyi yanıtlamadı, ama bir kenara yazıyorlar, sonra başka bir tartışmada başlıyorlar sallamaya... geriye doğru okuyun yazdığım hangi konuda haksızım?
aslında burada yazmamın 2 nedeni var, o sorunlar giderilirse inanın uğramam site yönetiminin engellemesine falan gerek yok.
1- yüz okuma sistemi eylülde gelecek ak koyun kara koyun ortaya çıkacak, oradan ortaya çıkacak bence yüzde 25-30 tasarruf bu kez ödeneklere zam olarak yansısın ve bu çocuklar daha çok ve daha nitelikli eğitim alsın.
2- bazı kurumların çalışanların sgk'larını düşük göstererek, naylon faturalarla vergi kaçırarak ve gelmeyen çocuğa fatura keserek kar etmesi yüzünden tüm sektör kazanıyor zannedilerek, bu çocuklar haftada 2 seansa mahkum ediliyor ve iyi/ dürüst çalışan kurumlar bedel ödüyor, batıyor.
işte bu sahtekar kurumlarda başta sgk primleri olmak üzere denetlenerek paydalar eşitlensin ve bu ödeneklerle bu işin olmayacağı anlaşılsın ve tekrar söylüyorum, ödenekler ve seans sayıları arttırılsın, sahtekarların cebine giren bence yaklaşık yüzde 25-30 ödenek bu çocukların eğitimine gitsin diyorum...
sanırım taleplerim çok insancıl. bunu da her yerde söylüyorum, bu forumun duayeni iyi bilir.
başka da bir niyet ve beklentim varsa buradaki bazı melek görünümlü şeytanlar gibi olayım!

böyle iyi düşünceleri her zaman desteklerim. lakin söylediğiniz kelimeleri lütfen özenle seçiniz. konuşma üslubuyla yazı üslubu birbirinden farklıdır ve aynı kelimeler içinde bir adamı rezil de edebilirsiniz kendinize düşman da.

buralarda pek sevilmeyen birisiniz ve buna rağmen size saygı duyan birini de kaybettiniz.

birini şahit göstermek farklı, birine sataşmak farklı şeylerdir.

'sahtekar' tanımına sahip bildiğim kurumlarla (sizin dediğiniz gibi haksız kazanç oranı %25-30 değil abartısız en az %50) kaç senedir mücadele eden biri olarak ben kimseye heyet raporu çıkarmadım. kendimin ve ailemin hastalıkları haricinde gittiğim veya görüştüğüm hiçbir doktor vs. yok. heyet işi ile uğraşan çalışanlarım hastaneye götürür hangi adımları izleyeceklerini söyler ve hastanenin bile içine girmezler ( ki isteseler bile hastane güvenlik görevlisi dışarı çıkarır)

yani eğitim almak için 'dede veya teyze' gitmiş rama almış raporu denemiş gittiği kurumu beğenmemiş ve benim kurumuma gelmiş. kabul ederim arkadaş! ram sonuçta hak edene rapor vermiyor mu ki!!!!

sonuç nedir?
elimizdeki ram raporuna sahip bireylere eğitim veriyoruz. Ram ın belirlediği amaçlara göre mi? tabi ki hayır. ihtiyacına göre.

aynı nedenlerden dolayı nick kullanıyoruz. bildiklerimizi almamız gerektiğini düşündüğümüz önlemleri düşüncelerimizi paylaşıyoruz. rakip kurumlar bunları görmüyor mu? görüyor elbet! uyguluyor mu? kesinlikle hayır. bir savı bilmek ayrı uygulamak ayrıdır. bu düşüncelerin bana ait olduğunu bilmeleri ayrı waramiral nickine sahip herhangi birine bağlamaları ayrıdır. herkes böyle düşünür düşünmez ben bilmem. polemiğe de girmem.

sorunun ana düğümü var iken başka şeylerle uğraşmak niye?

''örneğin bir vatandaş yazmış: yüzde 70 olan engel oranını 4 yılda yüzde 25'e düşürdüm diye. ben de ona dedim ki: 2 rapordan biri hatalı, hiç bir zihinsel engelli birey 4 yılda haftada 2 seans eğitimle yüzde 45 düzelme göstermez. bunu söyleyen arkadaş bu eleştiriyi yanıtlamadı, ama bir kenara yazıyorlar, sonra başka bir tartışmada başlıyorlar sallamaya... ''


Onu yazan VATANDAŞ benim Sayın Garip.
''hiç bir zihinsel engelli birey 4 yılda haftada 2 seans eğitimle yüzde 45 düzelme göstermez''
Haftada 2 seans eğitimi rehabilitasyon merkezinde alıyor, haftada 5 gün de resmi okulda devletimizin atadığı resmi görevli özel eğitim öğretmenleri ile günde 6 saat derse giriyor.
siz MEB'in atadığı öğretmenlere işe yaramaz mı demek istiyorsunuz yoksa MEB'in verdiği eğitime mi boş diyorsunuz?
Yani emekleri yok mu bu süreçte?
Süreci haftada 2 seans eğitim ile değerlendirmeniz devlet okullarını ve öğretmenlerini hiçe saymış olmaz mısınız?
Durun başka bir konu bulayım sallamak için... (Üslup yine yakışıksız kalmış)