BAŞLIK: 2020 ZAM ORANI

milli eğitime 2250 tl bildirdiğinizi dünya alem biliyor da, burada 2250 tl'ye öğretmen çalıştırıyorum yalanını söyleme ve binlerce öğretmen için de kabzımal kabzımal konuşma, devlet yalanlarını yutar da , burada sökmez; bari sus da ....

boş yapma senin ne sektörden haberin var ne ekonomiden.
sen bürokrasiyi seversin git bakanlıkta personel genel müdürlüğü^ne. genel müdüre hesap sor 1800 liraya nasıl öğretmen çalıştırıyorsunuz diye. yaptığın boş idealistliği kimse yemiyor. başkasının parasıyla patronculuk oynama. sen de aç bir kurum hakkıyla işlet yok onu da yapamazsan gel devredeyim 5 aylık ciroma. 2020 sonunda görüşelim tekrar.

Sn Garip baska bir baslikta maaslarin tam gosterilmesi halinde devletin odedigi odenegin ogretmen masraflarina bile yetmedigini anlattigim mesaja para kazanmiyorsaniz begenmiyorsaniz bu isi yapmayin yazmisti. O zaman Sn Garip sektor dinamikleri bu sekilde bunu devlette biliyor ogretmeler de, Begenmiyorlarsa sartlar iyi degilse baska yerde calissinlar.

cemkilinc yazan: sana yanıt vermek zorunda kaldığım için tüm eğitim emekçilerinden özür diliyorum. sen önce o dilini değiştir! 3 kuruş parayla açmışsın bir kurum ne işletme sermayen var, ne birikim, ne donanım, meb verecek ayda 3-5 tl onunla döndüreceksin, döneceksin, oraya tokat, buraya dalavera, devlete kazık, sonra da arta kalan zamanlarında burada palavra sıkma yarışı!
devletin verdiği 1800 tl'yi savunan kim? yanlışı yanlışla savunmak senin gibilerin zihniyetinde var, o bahsettiğin ücretli öğretmenlik uygulaması da senin özel sektörde savunduğun ve yaptığın eğitimciliğin makro boyutu. ayrıca o ücretli öğretmenlerin en az yarısı öğretmen falan değil. gel burda devlet okullarına götüreyim, en basitinden meb'nın yaşar vakfı ile açtığı bir otizm okulu var, sorsan 50 öğretmen vardır, öğretmenlerine lisanslarını sorduğumda özel üniversitelerin ilgisiz bölümlerinden mezun olup, akraba, eş, dost, arkadaş, yandaş kanalıyla orada geçici görevlendirilmişler, yani devlet işsizliğe kendince bir çözüm (!) üretmiş. senin gibiler de bu eğitim bilimine aykırı uygulamayı diline dolar, kendi yanlışlarına emsal oluşturmaya çalıştırmaya çalışırlar. bırak bu kötü örnekleri ve kabzımal muhabbetlerini. zaten uygulamada sahtecilik yaptığını inkar ediyorsun, ben sana ne diyeyim? istersen sus da daha fazla kirlenmesin ortalık!!!
bir de son sözümü söyledim başka da yanıt yazmayacağım bilgin olsun...

Surekli kurumlarin maaslari dusuk gostererek devleti zarara ugrattigi yonunde bir algi var. Bu sektorde 4 unsur var. Bunlar

1- Devlet (maliyet ve istihdam)
2- Kurumlar ( karlilik)
3- Ogretmenler ( calisma sartlari ve maas)
4- Ogrenciler ( egitim kalitesi)

Mevcut sartlari dusundugumuzde bu sektorden karli(!) cikan tek taraf devlet oluyor. Maliyetleri minimumda tutarak maksimum istihdam sagliyor ve gorunurde de olsa engelli vatandaslara bir hizmet saglamis oluyor. Diger taraflari dusundugumuzde geriye bu sektore zamaninda karli oldugu icin girip su an mecburiyetten devam eden kurumlar, atanabilse bir saat bile kurumlarda calismayacak olan ogretmenler ve bedava oldugu icin cocugunu getiren baska sansi olmayan veliler kaliyor.

Devlet ise sikayetleri gecistirecek onlemler alip sektoru goturebildigi kadar bu sekilde idare etmeye calisiyor. Ogretmenler, kurum sahipleri, veliler birbirleriyle ugrasmayi birakip gercek muhataplarina donmeliler. Cunku butun meseleyi cozecek anahtar devletin elinde. Kimse kusura bakmasin ne ogretmenler bedavaya calisir ne de kurum sahipleri ceplerinden para koyup kredi cekip veya bu isi yapmaya degmeyecek maastan bile dusuk paralara bu isi yapar.

Ne yazacaksın yüzün mü var? Neden sinirlendin ? işe ihtiyacın olursa haber et ama sana en fazla asgari ücret veririm. o da mecbur olduğu için. hadi kendine iyi bak.

Ülkelere göre asgari ücretle çalışma oranı:

Türkiye: %42.9
Fransa: %8.3
Yunanistan: %6.2
İngiltere:%4.9
Hollanda: %3.3

Ülkemiz bu alanda Avrupa'da lider...
Alıntıdır.

Görüşülen 5,5

Hayırlı olsun.