BAŞLIK: 2021 ZAM ORANI

garip hocam o kadar basit düşünme ya sadece öğretmen mi çalıştırıyoruz sanıyorsun , yada sgk giderlerini de mi hesap edemiyorsun bu zam herşeyi etkiler .. sizi biraz daha gerçekçi düşünmeye davet ediyorum lütfen..

sn türkiyem, öneri henüz cumhurbaşkanının önüne gelmedi, bu rakamlar kesin değil, ben net 2950 TL olacağını düşünüyorum.
bizim kurumda tüm öğretmenlerin aldıkları maaşlar gerçek rakamlarla sgk'ya bildirilir. sözünü ettiğiniz yardımcı personellerden ikisi asgari ücretin üzerinde alıyordu, onların ki bir miktar artacak ki, bu hayat pahalılığı ve enflasyonda onlara helal hoş olsun. şimdi bizim kurum asgari ücret artışından neden etkilensin, iki yardımcı personel zaten ocakta zam alacaklardı. ben bunu vurgulamak istedim. yani çalışanları asgari ücret ya da 100-200 TL yüksek gösterenler doğal olarak etkileneceklerdir.

Öğretmenlerin maaşları ile diğer personellerin maaşları arasındaki korelasyonu hiçe sayma durumu olabilir mi sizce?
Yanı 2020 yılında 3500 tl alan bir öğretmen arkadaşımız ile 2400 alan bir servis sorumlusu arkadaşımızı ele alalım.
Şimdi aiz diyorsunuz ki servis sorumlusu arkadaşımız 2400''den 2900'a yükselsin ama öğretmenimiz 3500de kalsın.
Sizce bu adilane olur mu?
Yanı öğretmenimize kusura bakma bu zam sadece asgari ücretliye yapıldı size zam felan yok mu diyeceksiniz?
Aradaki 1100tllik fark 600tl ye düşecek ve bu etik mı olacak?
Asgari ücret maaş hususunda sıfır noktasını ifade eder. Yükselen katsayı tüm maaşları aynı şekilde etkiler. Aksi halde mesleki etkilik, harcanan emek, okunan üniversiteler bir halta yaramaz. Bu yüzden maaşını her neyden gösterirse göstersin kurumlar bu oran ile zam oranı arasında paralellik sağlayamaz ise ya batacak yada dolandırıcılık yapacaktir

Keşke kamu aynı bol keseden dağıtmayı emekli vatandaşlarımıza da , kamudaki çalışan vatandaşlarımıza da yapabilseydi. Zira kendi bütçesinden çıkmayan bir ücreti bol keseden arttırmak kolaydır. Hele aynı oranda kendi aldığı vergi ve sgk ödemelerinde de geri dönüş almışken.

Demem o ki elbette çok daha iyi şartlarda ücretlerin ödenmesine karşı değilim elbette, ancak hükümet ve bürokrasi bu gider kalemlerinin karşılığı olarak gelir kalemlerinde de minimum aynı oranları sağlamadığı sürece ciddi sorunlar doğuracaktır.
Umarım reel çözümler ile 2021 yılına başlarız.

sn sizgin bakış açınız doğru ancak gömleğin düğmesini baştan doğru iliklerseniz hep doğru gider. sizin örnek üzerinden gidelim: öğretmen 3500 TL alıyor, yardımcı personel 2600 TL, yeni asgari ücretle yardımcı personel 2850 oldu, öğretmen 3500 TL makas kapandı, doğru mu? yanlış. öğretmene ocak ayında zam yapmıyor musun, öğretmen hep 3500 TL de mi kalıyor? bizde her yıl ocak ayında maaş düzenlemesi yapılır, siz sözleşme tarihinde yapıyorsanız o zaman çalışanlara baştan bunu söyleyeceksiniz, burası türkiye, erken seçim olur, başka bir şey olur, asgari ücrete yüzde yüz zam gelir, bu durum bizi ve sizi bağlamaz falan diye...
yukarıda dediğim gibi herşey gömleğin ilk düğmesiyle orantılı ve bir de her yıl ocak ayında asgari ücret artıyor, unutmamalı...

Sizgin hocam teşekkür ederim bu gerçekçi açıklaman için ...

Sayın Garip tüm mesai arkadaşlarımla sadece bir kere maaş konusunu konuşur ve gerisini bakanlığa bırakırım her yıl. Yanı bundan 5 sene önce başlayan mesai arkadaşlarıma ilk rakam konusunda anlaşır ve her sene ocak ayında bakanlığın yapacağı zam oranında zam yapacağımızı söylerim. Yıllardır bu şekilde giden kafa agritmayan bir çalışma prensibimiz var. Lâkin bakanlığın yapacağı zam asgari ücrete yapılan zamın altında kalırsa vay halimize. Çünkü adilane bir dağılım yapmakta sorun yasarim.

sn sizgin, bizde milli eğitimin zam oranı değil yıllık reel enflasyon oranı baz alınır, mutlu yıllar.

Zam oranının %30 altı olmaması lazım. Sabit giderlerimizde korkunç bir artış oldu geçtiğimiz 1 yıl içerisinde. Gerek yüksek devamsızlık oranı gerekse hijyen standartlarının kurumlara yüksek maliyetler olarak yansıması sonucu kurumlarımızı zor durumlara düşürdü.
Reel enflasyon oranında zam yaptığını söyleyen kurum sahiplerini çok kıskanıyorum geçen yıl aldığımız %25 zam oranını tüm calisanlarıma yansittim. ama reel enflasyon olarak minimum %50 lerde seyir eden bir ekonomik ortamda, bu oranlarda artış yaptığını söyleyen kurum sahibi arkadaşlar bu pandemi sürecinde düşük devam oranları ve yükselen maliyetlerle bu işin içinden nasıl kalktılar çok merak ediyorum.
Her lafının basinda "yaprak doğrar gibi fatura kesen kurumlar" sözünden yola çıkarak
"Kişi kendinden bilir işi" celiskisini hatırlattı bana.
Bir söz vardır: en çok bağıran en çok iftira atan kesinlikle haksızdır...