Sayın ÖmerFC,
İletinizi ancak bu sabah görebildim. Kusuruma bakmayın ne olur..
Konunun iler tutar yeri yok. Çalıştırdığımız personeli biz teklif ederiz, Milli Eğitim atar. Dolayısıyla şu anda MEB kendi işlemine muhalif durumda. Ancak durumun hem çalışan personelin mali ve özlük haklarına, hem de çalıştıran kurumun mali ve ticari haklarına dolayımsız bir tasallut olduğu da aşikar. Bunun çözüm mercii tabii ki hukuk, mahkemeler, yasal çerçeve.
Acilen resmi bir yazıyla bağlı olduğunuz Milli Eğitim birimine başvurun ve konunun acil olarak çözüme kavuşturulmaması durumunda hem idari hem de ticari yönden mahkemeye gideceğinizi İHTAR edin. Yazınıza mutlaka yazıyla bir cevap isteyin, cevap yazısı kanuni süre içinde gelirse yazıyı ek tutarak, gelmez ise kendi yazınızı ek tutup cevaplanmadığını belirterek 1. İdare mahkemesine idari yönden, 2. Asliye mahkemelerine ticari yönden dava açın.
Bir akdin bozulması (sözleşmelere taraf olmamakla birlikte sözleşme şartlarını ortadan kaldırmakla sözleşmeyi bozan taraf MEB olmuştur) müeyyideye tabidir. Endişe etmeyin. Uzun, meşakkatli ve üzücü bir süreç bu ama sonunda kazanan hiç şüphesiz siz olursunuz.
Ticari yönden dava etmek önemli, çünkü dava sonucunda ortaya çıkacak tazminat bedeli işlemi yapan bürokratlara müteselsil olarak rücu edecektir. Devlet onur, kimlik ve hukukunu çocuk oyuncağı sananların da karşılacağı bir bedel daima vardır. İçiniz rahat olsun.
Konunun Anayasa Mahkemesine, olmazsa AİHM'ne kadar yolu olabilir. Her km'de ise bu işleme cesaret edenlerin sorumluluğu misli ile artar.
Sabırlar ve kolaylıklar dileğiyle,
