BAŞLIK: NE YAPMALI?

Arkadaşlar mart ayından 15 günlük alacağımız var... onu verecekleri kesin. Bir ihtimal kalan 15 gün için de avans gibi bir şey verip telafisini isteyebilirler.

Yani gardınızı düşürmeyin. Bu ay çıkar bir şekilde de asıl gelecek ayı düşünmemiz lazım.

Sayın tartanc sizin gibi deneyimli bir eğitimci de gardi dusduyse vay bizim.halimize.sizler bu zaman da sektöre sizlerin ve bizlerin moral ve motivasyona ihtiyacı var..

Kusura bakmayın.

Gün doğmadan neler doğar?

İyi şeylerin olması dileği ile.

telafi edilecek
telafi edilecek..
ne telafi edilecek? martta nisanda bu insanlar nasil yasayacak?nasil gecinecek? yasamin telafisi mi olur?
dur ben nisan mayista ac kalayim nasilsa haziranda telafi edecegiz mi diyecegiz?
ucretli ogretmenler soruluyor; yazin telafi edilecek.❗
servisler para istiyor deniyor ; yazin telafi edilecek❗
ozel okulla soruluyor ; yazin telafi edilecek❗
bu arada egitime vergi ertelemesi de yok.
iki ay boyunca o kira nasil odenecek? vergi sgk nasil odenecek? ekmek yiyen calisanlarin maaslari nasil odenecek?
cevap : telafi edilecek⁉️⁉️⁉️⁉️

Bir kurum sahibi arkadaşın yazısıdır. Sosyal medyada paylaştığı için burada paylaşıyorum.

Kesinlikle katılıyorum bu yorumu yazan arkadaşa... Gerek bakan, gerekse bakanlık bu süreçte çok kifayetsiz çıktı. Hep yuvarlak laflar, hep geçiştirilen sorular...

Devlet sadece kendi okulunu, kendi personelini düşünüyor. Kreşler, anaokulları, okullar, kurslar, halk eğitim merkezleri, ücretli öğretmenler ve benzer tüm kurumlar vergi ertelemesinden bile yararlanamıyor. Ekonomi bakanına biz mi gidip yalvaracağız, yoksa bunu bakan mı talep etmeli?

Telafi edilecek, her türlü hazırlığımız var, üstünde çalışılıyor vs. gibi laflar hiç kimseye ilaç değil. Mart başında Özel Eğitim Sektöründe, yani tüm bu kurumlarda binlerce kişi işsiz kalacak. Bu artık kaçınılmaz görünüyor.

Bize gösterdikleri çözüm; personel çıkarmazsan kamu bankası sana kredi verecek!

İyi de ben o krediyi nasıl ödeyeceğim? 6 ay sonra gelirim 3 katına mı çıkacak?

Yani şimdi batma, şu salgın bitsin sonra batarsın diyorlar.

arkadaşlar bu süreçte de gördüğümüz gibi devlet yine klasik, sosyal devlet anlayışından uzak ne haliniz varsa görün modunda ve bu gerçekten bu ülkenin vatandaşı için iç burkan bir durum. üzgünüz.

ne kurumlar ne de çalışanları için herhangi bir adım yok. kimsenin de umrunda değil.

bu süreçte hem kurumlar çalışanlarını hem de çalışanlar kurumlarını gözetmeli artık. çünkü devletten umut yok. nisan başında şubat ödeneği ile çalışanların maaşları tam ödenmeli. ve kurumlar çalışanlarının sigorta çıkışlarını ile ücretsiz izne ayırmalı. mayıs başında da mart ayından alacağı yarım ödenek ile çalışanlarına yarım maaş vermeli. bunların resmi ve gayriresmi kısımları çalışan ve kurum arasındaki durumlar.

peki sonra. sonrası için ne kurumlar çalışanları için ne de çalışanlar kurumları için bir şey yapabilir. sonrası devletin insafı. sonrası hiçbir yerden geliri olmayan kurumlar ile binlerce ev geçindirmek zorunda olan işsiz özel sektör çalışanları. yazık.

Gelinen durumdan çok fazla umutlu olmamak lazım. Öncelikle devletimiz şu an yapamadığımız eğitimler için yapılmış gibi kabul edip sonra telafisini yaparsınız diye kesinlikle bir ön ödeme avans para vermez. Hele ki içinde bulunduğumuz ve gelmesi beklenen bu ekonomik kriz ortamında böyle bir şeyi beklemek hayal kırıklığına yol açar. Sizlerde telafi sistemi var okullar açılınca telafisini yaptıkça zaten parasını alırsınız diyecekler.

Kurum eğitimci ve fizyoterapistlere haftada en fazla 40 saat ders yazılabiliyor. Bu anlamda ileride telafi yapmakta zaten mevcut personelle mümkün değil. Personel çalışma sürelerinin resmi olarak 48 saate kadar çıkarılacağı konusunda söylentiler var ama bu konuda da bir çalışma olacağını beklemiyorum. Çünkü 48 saate çıkarmak için bile iş kanunu, meb kanun ve yönetmelikleri gibi birçok yasal düzenleme gerekiyor. Kaldı ki 48 saate çıksa bu kadar saat çalışacak personel sıkıntıları kurumda baş gösterecektir. Görülen o ki fazla personel almadan telafi vermek mümkün görülmüyor.

Ancak sgk, stopaj, vergi kalemlerinde bir erteleme olabilir. Bir takım teşvik ve kredi kolaylıkları bu süreçte olacaktır. Kısa çalışma ödeneğinden faydalanmak bir nevi personel maaşlarının kısmen yarısını karşılar, asgari ücretlide 1750 Lira civarında bir ödeme oluyor sanırım. Bundan faydalanmak lazım mutlaka. Personele hiç maş ödememek ücretsiz izine çıkartmak bu tarz şeylerde ileride baş ağrıtacak konular. Personelle bir uyum ve anlaşma içinde olarak bir çözüm üretmekte fayda var. Her iki tarafında empati kurarak bir uzlaşmaya gitmesi, süreci bir nevi olsun vicdanen de olsa rahatlatacaktır.

Kurumların en büyük gider kalami personel masraflarıdır. Personelini de mağdur etmek istemeyen ve kredi imkanları bulunan kurumlar için bir çözüm olarak; Nisan ayı için Personel maaşları konusunda 1750 liralık kısa çalışma ödeneğini asgari ücrete tamamlanarak verilebilmesi personel için en azından temel ihtiyaçlarını karşılayabileceği bir ilaç niteliği olacaktır. Kurum sahiplerinin taşıdığı endişe ve kaygıyı bir o kadarda personelinde taşıdığına inanıyorum.

Her şerrin sonunda bir hayır olacağına inanıyorum umutsuzluğa kapılmamak lazım. Sağlıklı günler diliyorum.

Farkında mısınız hep ünlülere test yapılıyor. Normal vatandaş twitter den yazıyor: ateşim var öksürük var halsizlik var Dr a gidiyorum test yapamiyoruz deniyor. Bakırköy deki test kuyruğunu gördünüz. Bu kuyruk kopacak birgun. Cumhurbaşkanı boşuna demiyor hiçbir şey eskisi gibi olmayacak diye . İnsanlık adına endişem büyük. Sessiz yığınlar milyonlar Ne yapmalı dan Nasıl yapmaliya geçerse gerçekten hiçbir şey eskisi gibi olmayacak . Ki daha İtalya İspanya gibi olmadık (çok uzak değil) ve gıda sıkıntısı çekmedik henüz endişem büyük.

Rehabilitasyonlar ne mi olacak , her şey gibi sil baştan . Bu arada güzel ülkemde bugün kanal istanbul ihalesi var