garip yazan:
iyi hatırlıyorum o yılları.1990 yılında ankara bahçelievler'deki türkiye'nin en iyi otizm kurumunda dahil oldum bu sektöre. şu anda yapılan işlemler yapılır mebbissiz sonra evraklar emekli sandığına teslim edilirdi. emekli sandığı ödemeyi veliye yapardı. duyarlı veliler ödemeyi alınca kuruma getirirdi, kötü niyetliler cebe atar kurumu bırakır kaçardı. bunu da anlattık yetkililere, bu sistemde bu formaliteler ortadan kalkacak. tıpkı bakım aylığında olduğu gibi veliye aylık özel eğitim destek parası ödenecek, veli aldığı o parayla istediği kuruma gidip hizmetini alacak peşin peşin... işte bu sistemde denetim nasıl olacak, suiistimaller nasıl önlenecek ona bir formül aranıyor.
ben yapılan hazırlığı,çalışmayı söylüyorum. keşke herkes adam gibi işini yapsaydı da bugünlere gelinmeseydi...
geleceği ön görülemeyen bir sistemi bitirmek amaçlanıyor. tabi bunun yapılabilmesi için sadece yönetmelik değil aynı zamanda kanununda değişmesi lazım. gerçekten zor zamanlardı velilerden ücretlerin teker teker toplanıp ve getirmeyen bir çok velinin öğrenciyi alıp başka kurumları dolandırma hikayeleri hep olmuştur. bir kaç veli için söylemiyorum bunu bir çoğu böyleydi. eğitimle mi ilgilenilecek yoksa para toplamakla mı bilmiyorum. tabi uygulanabilir bir durum olacağını sanmıyorum ve değerli büyüklerimiz o sistemin yürümediğini bildikleri için de bu şekilde kuruma ödeme yaparak çözmüşlerdi. fakat böylede usulsüzlükler fazlalaştı. devleti düşünerek hareket ediyorlar ve kurunun yanında yaşı da yakıyorlar yapabilecek birşey varsa şimdi yapılmalı. kimlik doğrulama sistemine bu kadar direnilmesine gerek yoktu fikrimce.