bence en iyisi "soytarı" olmak... kendi fikirlerini "bir kalemde" yazamayanlar anlamasada...
saçma sapan bir sistem geliyor...
komisyon toplantısı tutanaklarını okuyorum. savunma bakanı, neredeyse 100 bin yıllık eğitim bürokratı olmuş gibi konuşuyor

zaten savunmadanda anlamazdı
hadi bu hükemetin bürokratları "ruh hastası", 1 eylül önergesi kime ait; zuhal topçu ve halaçoğlu

şakamıdır bu ya

bir de başımızda mhp gibi "akıl yoksunu" bir yapı var... "aklınızın" olmadığınızı biliyoruz ama; danışmanınızda mı yok?
bir yasama süreci var; neresinden baksan 1 eylül imkansız... bu "şaka gibi insanlar" bu ülkede miletvekili oluyor...
niye; bir toplum bu kadar aptallaştırılırsa; savunma bakanı bile olamamış, "bir savunma bakanı" milli eğitim bakanı olur, "meclis ve mevzuat sürecinin işleyeşini bilmeyen" "beyinsiz iki mhp li" millet vekili olur...
bizde, hiçbir şeye itiraz etmeyen "sendikacı" olur, milletvekili hayali ile yatıp kalkanlar, "herşeye domalan dernek yönetecisi" olur...
herkes herşey olur, ama "soytarı" olmakta o kadar kolay değil...
bu sitede derneklerden bağımsız, en doğru çağrı; ankara buluşmasıydı...
onu bile beceremedik...
ben bir derneğin üyesiyim, 40-50 toplantıya katılmışımdır, öyle yada böyle herkes "örgütlü" olsun isterim... ama bu sistemin, meb bürorasisi, hükümet, siyeset, hatta dernekler dahil bizden en çok korktukları zaman, "ankara çağrısıydı"...
bu sistem gelsinde kurtulalım. ama dert biter mi? bu sistem "ortalama olarak yüzde 10 ile 20" arası ödenek düşürecek... herkes kendince bu kaybı absorbe edecek... zaten hayat akacak, ve kurum 1-2 yıl içerisinde o oranda büyüyüyecek...
dert bitecekmi, "salatılık kafalılar" bir sürü yeni şey çıkaracak...
tek tek her kurumun aklına inanmadığım için; belirli bir akıl koyması gereken derneklerin en büyük sorunu; kapsamlı bir özel eğitim ve rehabilitasyon hizmetini ortaya koyamamasıdır...
güncel ile yaşarız. tahmin edildiğinden daha azımız "ölür"... ama kurumsal kimliği olanların, bu güncelliği aşıp, uzun vadeli programlar ortaya koyması gerekir..
hırsızın; yani hükümetin, bürokrasinin, "şaka gibi" bir muhalefetin hiç mi suçu yok deyecekseniz... suçun çoğu onlarda... ama bizde biraz doğru şeyler yapalım...